5 Kasım 2008 Çarşamba

HAYAL

Bugün posta kutuma böyle bir yazı düştü.
Hoşuma gitti. Paylaşmak istedim.
Ben de bu durumu defalarca yaşadım hayatımda.
Hayal edilen şey, insana yaşam hırsı veriyor.
Eğer hayalin olmazsa hırsında olmuyor, geleceğe yönelik umudundan doğan planında.
Bence gerçekleştiğinde, defalarca hayal kırıklığına uğrasak da, hayali olmalı insanın.
Bence hayalsizlik, geleceksizlik demek.
Kenarı köşesi defalarca düşüp kırpık kırpık olsun ama hayalin olsun .
...........................................................................

Adamın biri, her mehtaplı gecede alır başını deniz kıyısına gidermiş Dönüşünde sorarlarmış:
- Ne gördün?
-Dünya güzeli deniz kızları gördüm, altın saçlarını gümüş taraklarla tarıyorlardı, dermiş hep.
Bir gece yine tek başına deniz kıyısına vardığında, gerçekten dünya güzeli deniz kızları görmüş, altın saçlarını gümüş taraklarla tarıyorlarmış.
Döndüğünde yine sormuşlar :
-Ne gördün?
- Hiç demiş. Hiç bir şey...

Oscar Wilde'ın yukarıdaki harika öyküsünü ilk okuduğumda ortaokuldaydım ve ne demek istediğini anlamamıştım. Daha sonra unutmuşum. Yıllar sonra rastladığım Haldun Taner'in bir sözü bana öyküyü hem hatırlattı hem de ne demek istediğini çok çarpıcı bir şekilde gösterdi. Şöyleydi söz :
Bir hayalin gerçek olması kadar hayal kırıcı bir şey yoktur.
Düşünüyorum da hepimizin böyle hayalleri var mutluluğumuzu bağladığımız, gerçekleşene kadar yaşamı sanki ertelediğimiz. Acaba hiç düşünüyor muyuz bu istediğimiz her neyse,gerçekleştiğinde iyi mi olacak. Bir düşünürün hep aklımda tuttuğum bir sözü vardır.
Bütün dualarımı kabul etmediği için Allaha şükrediyorum.
Belki de daha az üzülmeliyiz gerçekleşmeyen hayallerimiz için. Belki de aslında sevinmemiz, mutlu olmamız gereken bir şey için gözyaşları döküyoruzdur. Belki de olaylara bir de bu açıdan bakmayı artık öğrenmeliyiz...
Sadece hakkınızda hayırlı olan hayallerinizin gerçekleşmesi dileğiyle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder